Laksatif ilaçlar, dışkıyı yumuşatarak bağırsak hareketlerini arttırır ve müshil etkisi gösterir. Sindirim sisteminin rahatlaması durumunda kilo verme hızı tekrar artışa geçer.
Doktor önerisi olmadan kullanılmaması gereken laksatif ilaçların yerine doğal olarak faydalanılabilecek besinler vardır. Doğal yollardan tedaviyi denemek ise ilk seçeneğiniz olmalıdır. Laksatif ilaçlar yerine bol posalı besinler tüketmek, bol su içmek, fiziksel aktivite düzeyini arttırmak doğru bir seçim olacaktır.
Laksatif Nedir?
Laksatifler (müshiller) bağırsak boşalmasını teşvik eden ilaçlardır. Farklı özelliklere ve değişen tolere edilebilirliğe sahip çok çeşitli maddeler kullanılmaktadır. Laksatifler çok sayıda dozaj formunda mevcuttur. Bunlar örneğin tabletler, damlalar, fitiller, tozlar, granüller, solüsyonlar, şuruplar ve lavmanları içerir. Laksatifler tek tip bir kimyasal yapıya sahip değildir. Bununla birlikte, farklı gruplar tanımlanabilir.
Laksatif Nasıl Etki Eder?
- Bu, ne aldığınıza ve ne şekilde aldığınıza bağlıdır. Fitillerle 15 ila 60 dakika içinde bir etki hissedersiniz – ancak bunlar yalnızca rektumda işe yarar.
- Öte yandan, tablet, damla veya toz formundaki birçok ilaç veya üründe, bir etkinin ortaya çıkması birkaç saat (genellikle on iki saate kadar) sürer.
- İstisnalar makrogol, laktuloz ve psyllium veya keten tohumu gibi şişirici maddelerdir. Bu durumlarda, deneyimler bağırsak hareketlerinizde bir değişiklik fark etmeden önce bir ila iki gün beklemeniz gerektiğini göstermektedir.
- Çeşitli laksatiflerin – vücuda ağızdan mı yoksa anal yoldan mı girdiklerine bakılmaksızın – çok farklı etki mekanizmalarına sahip olduğunu bilmek önemlidir. Bazıları bağırsağa su çeker ve böylece dışkı boşalmasına neden olur (örn. Epsom tuzları, Glauber tuzu, laktuloz, makrogol).
- Diğerleri doğrudan bağırsak duvarındaki madde alışverişini etkiler (özellikle aloe veya sinameki yaprakları gibi bitkisel ilaçlar, aynı zamanda bisakodil). Bir de bağırsak içeriğini “şişiren” ve böylece daha sulu ve kaygan hale getiren şişirici maddeler vardır (örn. keten tohumu, psyllium).
Laksatif Etki Gösteren Besinler Nelerdir?
- Kuru erik
- Kuru incir
- Kefir
- Aleo vera
- Zencefil
- Safran
- Kırmızı biber
- Hindistan cevizi yağı
- Yağlı tohumlar
Doğal Laksatifler Nelerdir?
- Hint Yağı
Hint yağı, doğru dozda alındığında neredeyse hiç yan etkisi olmayan ve nispeten hızlı çalışan doğal bir müshildir. Bununla birlikte, hint yağı alımının hamilelik ve emzirme döneminde ve ayrıca on yaşın altındaki çocuklar için tavsiye edilmediğini lütfen unutmayın. - Lahana Turşusu
Lahana turşusu, hafif bağırsak tembelliğine karşı doğal bir müshil olarak yardımcı olur. Hafif etki altı saate kadar sonra ortaya çıkar. - Kurutulmuş Meyve
Kurutulmuş meyveler ve meyve suları, hoş tatları ve hafif etkileri nedeniyle çok popülerdir. Bu doğal müshiller bir ila üç gün sonra etkisini gösterir. - Keten Tohumu
Keten tohumu, buğday kepeği veya psyllium gibi, şişme ve hacim arttırıcı maddelere aittir ve sindirimi uyarmak için uygundur. Etki bir ila üç gün sonra ortaya çıkar.
Laksatif Kullanım Alanları Ve Riskleri Nelerdir?
- Birçok yaşlı insan bu konuda konuşmaktan hoşlanmaz, ancak kabızlık 60 yaş üstü bireyler arasında önemli bir sorundur. Tekrarlayan kabızlık nadir değildir, çünkü bağ dokusunun azalan elastikiyeti bağırsakların yaşla birlikte daha fazla genişlemesine izin verir, böylece dışkı orada daha uzun süre kalır.
- Okul çağında kabızlık çok farklı şekillerde kendini gösterebilir: Karın şişkinliği, karın krampları, dışkılama isteğinde azalma veya ağrılı bağırsak hareketleri olarak.
- Hamilelik sırasında kabızlık tipik şikayetlerden biridir ve özellikle son üç aylık dönemde tüm kadınların yaklaşık 1/3’ünü etkiler. Hamilelik hormonları östrojen ve progesteron kas gerginliğini azaltır, böylece bağırsağın kas aktivitesi de azalır ve kabızlığa yol açar.
Laksatif Zayıflatır Mı?
Sindirim sisteminin olağan işlevinde çalışması kilo vermek için oldukça önemlidir. Ancak sindirim sistemi problemi yaşayan hastalarda kilo vermek güçleşir ve bu yüzden bir uzmandan yardım almak gerekebilir. Uzmanlar böyle durumlarda laksatif ilaç kullanımını önerebilir. Laksatif ilaçlar sindirim sisteminin rahatlamasına yardımcı olurken aynı zamanda kilo vermeyi de hızlandırır. Bu sebeple belirli bir oranda laksatif ile zayıflama mümkündür diyebiliriz.
Laksatif ile Kaç Kilo Verilir?
Kalori alımı amacıyla tüketilen besinler ilk önce dişler tarafından kabaca parçalanır. Yemek borusu aracılığı ile mideye ulaştırılır. Midedeki asitler yardımıyla kıvamlı bir sıvı haline dönüştürülür, iyice parçalanır. Mideyi takip ederek bağırsaklara gönderildiklerinde ise yararlı maddelerinden ayrılarak bir miktar sıvı içeren dışkıya dönüştürülürler. Son olarak ise anüsten dışarıya atılırlar. Tüketilen besinin kabaca yolculuğu bu şekildedir. Dışkının oluşum süreci boyunca birçok bakteri ve durum sürece müdahale eder. Laksatif olarak adlandırdığımız ilaçlar ve doğal yöntemler de tüketilen besinin vücuttan atılma sürecini hızlandırarak daha az kalori alınmasını sağlamaktadır. Doyma hissi aynı olmasına rağmen alınan kalorinin düşük olması da kilo verilmesini sağlamaktadır. Bu süreç kontrollü olduğunda bir miktar fayda sağlayabilmekle beraber kesinlikle tavsiye edilmemektedir. Uzun sürelerde bağırsakların dengesizleşmesine, laksatif kullanımı olmasa bile ishal oluşumunun görülmesine sebep olmaktadır.
Laksatifin kimyasal bir ilaç mı olduğu yoksa doğal mı olduğu; ne miktarda kullanıldığı verilecek kilo miktarını belirlemektedir. Ayrıca kilo verme sürecinde etken değilmiş gibi görünse de alınan besin miktarı da verilecek kiloların miktarını belirlemektedir. Dengeli bir kullanım sayesinde ayda altı – yedi kilo verilebileceğini söyleyebiliriz. Çoğu zaman hastalık boyutuna varan kullanımlardan dolayı on – on iki kilo vermek mümkündür ancak oldukça sağlıksız şekilde kilo verildiğinden dolayı kesinlikle tavsiye edilmez. Kalorilerle birlikte vitaminler ve mineraller de bağırsaklar tarafından emilmeden vücuttan atılır. Sıvı kaybından dolayı dehidrasyona bağlı sorunlar ortaya çıkabilir.
Bekunis ile Zayıflama
Bekunis, bağırsak mukozasına etki eder , bağırsak hareketlerini arttırır. Dışkıyı yumuşatarak atılmasını sağlar. Laksatif yönde etki eden ilaçlar türevindendir. Konstipasyon tedavisinde kullanılmaktadır. Doktor önerisi sonucunda gece yatmadan önce 1 draje kullanılması uygundur.
Bekunis 12 yaşın altındaki çocuklar kullanmamalıdır. Hamilelik düşünenler, gebeler yaklaşık 3 ay boyunca diyet egzersiz tedavisi sonucunda kontipasyon sorunu düzelmediyse doktor kontrolü altında kullanabilir. Emzikli annelerinde doktora danışmadan kullanması uygun değildir.
Kontipasyon, zayıflama sürecine olumsuz etki edip kilo vermeyi yavaşlatacağından veya durduracağından dolayı bekunis bu süreçte kilo vermeyi hızlandırır olumlu etki gösterir. Fakat sindirim sistemini hızlandırması dışında bilinen bir zayıflatıcı etkisi yoktur. Diğer laksatif ilaçlarda olduğu gibi uzun süreli kullanımında bağırsak tembelliği yaparak süreci olumsuz etkiler .Sadece zayıflamak için kullanılması uygun değildir. Sağlıklı bir sindirim sistemi olmadan kilo vermek mümkün değildir. Bekunis gibi laksatif ilaçlar ile bağırsak tembelliği yapılmamalı ve doğal yollar ile bağırsak sağlığı korunmalıdır.
Lavman ile Zayıflama
Lavman, kalın bağırsakların temizlenmesini sağlayan tıbbi bir tedavi yöntemidir. Ameliyatlardan ve doğumdan önce kullanılmaktadır .Ancak günümüzde kilo vermek amacıyla ve bağırsak detoksu adı altında bilinçsiz bir şekilde kullanılmaktadır. Sabun, hint yağı ve sıvıdan oluşan bir karışım kişinin özel hazırlanmış kitler sayesinde, anüs yoluyla bağırsağa gönderilmesiyle işlem başlatılarak ve şiddetli bir karın ağrısı ile bağırsak hızlı bir şekilde boşaltılır. Bağırsağın bu şekilde boşaltılmasıyla toksinlerin atıldığı düşünülerek bu işleme bağırsak detoksu da denilmektedir. Boşaltılan, temizlenen bağırsak sayesinde kişilerin sindirim sisteminin iyileştiği zayıflama sürecini hızlandıracağı düşünülüyor. Ancak durum sanıldığı kadar da sağlıklı tercih edilesi bir yöntem değildir.
Ameliyat, doğum ve konstipasyon tedavisi dışında kullanılan lavmanın yarardan çok zararları bulunmaktadır. Lavman yapılan bağırsakta , yaşam için gerekli olan yararlı bakterilerin tümü de yok olmaktadır. Bu yararlı bakterilerin faydaları saymakla bitmeyecek kadar fazladır. Bu bakterilerin yok olmasıyla birlikte bir süre sonra bağırsak tembelliği ortaya çıkmakta, bağışıklık sistemi güçsüzleşmektedir. Bağışıklık sisteminin güçsüzleşmesi ise birçok hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Bunun yanı sıra vücutta vitamin eksiklikleri başlamaktadır . Tüm bu olumsuz nedenlerden dolayı lavman asla bir zayıflama yöntemi olarak kullanılmamalıdır. Gerekli durumlarda doktor önerisiyle kullanılabilen tıbbı bir tedavi yöntemidir. Kilo verme sürecinde sindirim sisteminden yararlanmak için, posalı meyve ve sebzeler, tam tahıllı ekmekler, laksatif etki gösteren besinler, baharatlar başta gelen seçenekler arasında olmalıdır. Bunların yanı sıra bol su tüketimi ve günlük düzenli egzersiz unutulmamalıdır.
Lavman Zayıflatır Mı?
Lavman temelde sadece belirli durumlar için uygulanan (ameliyat hazırlığı gibi) ve sık tekrarlanmaması gereken bir bağırsak boşaltma işlemidir. Bağırsakların tamamen boşaltılması kişiye kısa süreli bir rahatlama ve çıkan bağırsak içeriği kadar bir kilo kaybı verebilir. Fakat sık uygulanması zararlıdır. Ayrıca bu, yağ dokunuzdan kaybetmeniz anlamına da gelmez. Sadece, zaten boşaltacağınız bağırsak içeriğini daha erken boşaltmanızı sağlar. Bu daha fazla yağ yakmanıza yol açmaz. Dolayısıyla detoks lavman sonrası tartıda bir fark görseniz bile bu, vücudunuzdaki yağların azaldığı anlamına gelmeyeceği için gerçek manada zayıflamaya yol açmaz.
Lavman sadece bir doktorun gözetimi altında ya da tavsiyesi ile yapılmalıdır. Bununla birlikte, sık sık lavman uygulamak sağlık açısından kötü sonuçlara neden olabilir. Aşağıda lavmanın neden olabileceği başlıca sorunları görebilirsiniz:
- Haftada 1-3 kez lavman yapmak bağırsak kaslarına zarar verir. Bu da sağlıklı bağırsak fonksiyonlarına zarar vermeniz anlamına gelecektir.
- Lavman düzenli kullanıldığında bağırsağın besin ve sıvıları emmesi işlevi zarar görebilir. Bu nedenle vitamin-mineral dengesizlikleri ve kasların zayıflaması gibi sorunlar yaşanır.
- Düzenli lavman yapmak su zehirlenmesi olarak da bilinen vücutta elektrolit dengesizliğine yol olabilir. Bu durum tehlikelidir ve acil tedavi gerektirebilir. Kas spazmları, zihinsel bozukluklar ve beyin şişmesi gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Özellikle musluk suyu ile lavman yapmak çok daha tehlikelidir.
- Kabızlık tedavisinde kullanılan fosfat lavmanları düzenli yapıldığında kanda fosfat düzeyinin fazla artmasına neden olabilir.
- Bazı hastalarda lavman rektum delinmesi gibi ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu durumda hastanın ameliyatla tedavi edilmesi gerekebilir.
- Lavman ile bağırsaklarınızdaki sıvılar da dışarı atılacaktır. Bunun sonucunda vücudunuz susuz kalabilir ve tuz, mineral kayıpları yaşarsınız. Kalp ve böbrekler böyle bir dengesizlikten kötü etkilenen organlardır.
Müshiller ile Zayıflama
Bağırsak fonksiyonlarının doğal olmayan yollar ile köreltilmesi ve dışkı üretiminin katıdan sıvıya çevrilmesine sebep olur müshiller. Normal bir dışkılama sürecinde dışkının içerisinde iki yüz mililitre kadar su barındıran katı bir form olması gerekir. Bu forma yakın dışkılama var ise kişinin besinlerden yeteri kadar yararlandığını söylemek mümkündür.
Bağırsaklar tüketilen besinlerdeki yararlı maddeleri süzerek kana karıştırmaktadır. Mineraller, vitaminler, proteinler, karbonhidratlar ve yağlar bu süzme işleminin sonucu olarak kana karışır. Birçoğu da alınan kalori miktarının artmasına sebep olur. Müshiller ile emilim süreci tamamen bozulur. İçilen bir hap yardımıyla bağırsak dokuları su tutamaz hale gelir. Mevcut suyu da boşaltarak dışkının oldukça sıvı bir formda, herhangi bir işleme tabi tutulmadan atılmalarını sağlarlar. Bu durum başlarda hızlı şekilde kilo verdirir. Verilen kilonun iki sebebi vardır. Bunlardan birincisi kalori alınamıyor olmasından dolayı vücutta depolanan yağın, karbonhidratın ve proteinin yakılması iken ikincisi ishale bağlı olarak vücudun su kapasitesinin azalıyor oluşudur.
Müshil ile kilo vermeye çalışmak bazı psikolojik rahatsızlıkların en net belirtisidir. Tüm kilo verme yöntemleri arasında belki de en kalıcı hasarlara sebep olan yöntem budur. Bağırsak ve mide florası tamamen bozulur. Müshil kullanımı kesilse dahi uzun süre ishalden kurtulmak mümkün değildir. Ayrıca su kapasitesinin azalmasına bağlı olarak cilt sorunları, böbrek sorunları ve hormon sorunları ortaya çıkmaktadır. Kilo verilir fakat beyin fonksiyonlarında da azalmalar görülür.
Müshillerin Doğru Kullanımı
Normal beslenme düzeninde veya diyet dönemlerinde tüketilen besinlerin vücutta oluşturduğu etkilere bağlı olarak kabızlık gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Dışkının büyük miktarda katı form kazanmasından dolayı dışkılama başta olmak üzere vücudun birçok fonksiyonunda zayıflamalar görülür. Dolaşım başta olmak üzere sindirim sistemi de sorunlar yaşamaya başlar. Tüm bu sorunun en büyük etkisi ise psikolojik olmaktadır. Kişinin diyete ve beslenme alışkanlıklarına olan bağlılığı azalır. Diyetten vazgeçmeye kadar gelişen bir süreç ile karşı karşıya kalınabilir.
Böyle durumlarda, doğal yollar ile kabızlık ortadan kaldırılamıyor ise müshillerin kullanılması gerekmektedir. Kimyasal yapılarından dolayı bağırsak florasını bozmalarının yanında bağırsaklardan kanallara doğru olan su akışını da artırırlar. Büyük oranda katı forma bürünmüş olan dışkının yumuşayarak atılmasını kolaylaştırırlar. Ayrıca dolaylı yoldan da olsa bağırsak kanallarının esneme payını da artırırlar.
Bilindiği üzere müshil kullanımı ile zayıflamak oldukça tehlikelidir. Kilonuz kaç olursa olsun başvurmamanız gereken yolların başında müshil ile zayıflamak gelmektedir. Müshilin tek kullanımı kabızlığın ortadan kaldırılması için olmalıdır. Bunun dışındaki her türlü kullanımı oldukça zararlı ve kalıcı hasar vermeye meyillidir. Özellikle bağırsaktaki bakterilerin doğal yaşam alanlarının korunması için kullanılacak müshil türüne ve miktarına özel önem verilmelidir. Kabızlık durumunda dahi fazla müshil kullanımı ciddi su kaybını ortaya çıkarabilir. Ortaya çıkan su kaybına bağlı olarak da başta böbrek fonksiyonları olmak üzere birçok bölgede ciddi sorunlar gelişir.
Müshillerin Neden Olabileceği Olumsuzluklar Nelerdir ?
- Müshil bağırsak florasını bozar. Fonksiyon kayıplarına bağlı olarak besinlerden emilmesi gereken su emilemez. Aynı zamanda birçok vitamin ve mineral de emilemez. Kalori alımı durur. Ayrıca bağırsak dokuları vücutta mevcut bulunan suyu bağırsak kanallarına basmaya başlar.
- Bağırsak florasının bozulması kalıcı hale gelebilir. Bu da sürekli olarak ishal veya kabızlık gelişmesine sebep olabilir.
- Emilmesi gereken suyun emilememesi ve vücutta mevcut bulunan suyun kaybedilmesi sonucu dehidrasyon ortaya çıkar.
- Dehidrasyon oldukça tehlikelidir. Dikkat edilmediği takdirde organ yetmezliklerine ve hatta ölüme bile sebep olabilir.
- Vitamin, mineral ve kalori alımının olmamasından dolayı halsizlik ve yorgunluk gelişir.
- Katlanılmaz derecede baş ağrısı, eklem ağrısı ve kas ağrısı ile karşılaşılır. İdrar miktarı çok azaldığından dolayı idrar yaparken acı hissedilir. Ayrıca ağrılarla birlikte baş dönmesine de sık rastlanır.
- Cilt bozulmaya başlar. Kuru ve solgun bir görünüm oluşur. Akne oluşumu artar.
- Vücudun elektrolit dengesi bozulur. Elektrolit dengesinin olmaması da spazmlar başta olmak üzere birçok sorunu ortaya çıkarabilir.
- Dolaşım sistemi bozulur. Protein ve karbonhidrat dengesi bozulur.
- Karaciğerin fonksiyonlarını kaybetmeye başlar.
- En önemli belirti ise böbrek yetmezliğinin ortaya çıkmasıdır. Vücuttaki suyun azalmasından dolayı böbrek yetmezliği oluşmaktadır.
- Su, mineral, vitamin ve kalori kaybına bağlı olarak yüzlerce sorun daha ortaya çıkabilmektedir. Kabızlığın giderilmesi dışında müshil kullanımı kesinlikle tavsiye edilmemektedir.
Kilo Kaybetmenin Daha Sağlıklı Yolları Nelerdir?
Obezite boyutuna ulaşmayan, vücut kitle indeksinin kırkı aşmadığı durumlarda kilo vermek için kullanılabilecek onlarca sağlıklı yöntem bulunmaktadır. Müshil kullanımından, kusarak zayıflamaya çalışmaktan veya kimyasal ilaçları kullanmaya başlamadan önce büyük bir azimle bu sağlıklı yolların denenmesi gerekmektedir. Bu sağlıklı yolların başında da diyet gelmektedir. Ayrıca spor egzersizleri de bir diğer yoldur. Bu iki sağlıklı yolun beraber kullanılması ve azimli bir şekilde ilerlenmesi halinde hastalıklara veya hormon dengesizliklerine bağlı olarak alınmayan her türlü kilonun verilmesi mümkündür. İyi bir diyet listesini kişisel özelliklerinize göre uzman bir diyetisyene hazırlattıktan sonra kararlılıkla bu listeyi uygulamanız, kaçamaklar yapmamanız ve diyeti spor egzersizleri ile desteklemeniz gerekmektedir. Süreç boyunca dikkat etmeniz gerekenler şunlardır:
- Her insanın karbonhidrat, yağ ve protein alması gerekmektedir. Bu üç kalori kaynağı arasında doğal bir denge bulunmaktadır. Genelde yüzde otuz karbonhidrat, yüzde kırk yağ ve yüzde otuz protein şeklindedir. Bazı özel durumlar bu dengeyi değiştirebilir. Kendi dengenize göre beslenmeniz, doğal olmanız gerekmektedir.
- Lifli gıdaların tüketimini artırmalısınız. Ayrıca şeker tüketimini tamamen kesmeli, şeker krizlerinizi de meyveler ile bastırmalısınız.
- Oturarak çalışıyorsanız her yarım saatte bir mola vermeli, hareket etmelisiniz.
- Olması gerekenden daha az kaloriyi birçok öğüne bölerek almalısınız.
- Uyku düzeninizi kurmalı ve erken uyanmalısınız.
Bunlara ek olarak onlarca öneri daha sıralanabilir. Bu önerilerin tamamı doğal olmayan tüketimlerin ortadan kaldırılması yönündedir. Olabildiğince doğal ve organik beslenmek kilo verme sürecini tetiklemektedir. Diyet ve spor egzersizleri boyunca günde en az iki litre; tercihen de üç litre su tüketmeniz faydanıza olacaktır. Şehir yaşamından, iş yaşamından kısa sürelerle de olsa uzaklaşmak psikolojik motivasyonunuzu artıracaktır.